Yazdım sildim, yazdım sildim...
Ne yazsam eksik kaldı.
Her hikayenin bir sonu vardır. Ama genelde iyi biter geneli geçtim herzaman iyi biter hikayeler. iyiler kazanır, kötüler kaybeder, Ayrılanlar kavuşur, sevenler barışır vs. vs. diye uzayıp gider. Ama hep iyi biterdi hikayeler. Etrafıma bakıyorumda hayatlarında hikayeleri hep kötü bitmiş insanlarla dolu. Gerçekte iyi biten bir hikaye yok aslında. Varsada ben görmedim daha. Uyutulmuş ve iyi bitmeye endeksli hikayelerde aranılmış heralde bu gerçek olan hikayede. Böyle kötü bitmemeliydi denmiş elbet sonunun iyi olacağı sanılmış bir hikaye.. Hikayesi olan insanlar arasında kötü tarafındanda olsa yer edinmekte güzel. Çünki bu hayatta iki çeşit insan olduğuna inandım bir saatten sonra. Hikayesi olanlar ve başkasının hikayesiyle yaşayanlar. Eğer gerçekten samimi şekilde kalbini açabiliyorsan senide derinden yaralıyacak bir hikayen olacaktır. Bilmem belkide olmuştur... Senin hikayenin duygusunda şekillendi belkide benim hikayemde.. Benimki biraz uzun oldu sadece.. Okunmaya kalksa yarısında sıkılınıp bıraklır gibi geliyor bana.. İlk günden son güne kadar kötü yazılmış bir hikaye nede olsa.. Ne başı nede sonu aynı olan bir hikaye.
İlk gün neyse son gün kulakların çınlamasına neden olan sözcüğü duyduğum andaki acıda aynıydı..
16 kasım geldi çattı. Önemini kişiye mahsus olan bir tarih elden gelse resmi bayramlar arasında yer edinecek bir tarih yapılabilir.. Bu kadar sevilen tarih hüznün tarihi olacak geçtikten sonra.boğazımda yutkunamadığım bir düğüm olarak kalacak bir hüzün çeşididir.
happy birthday to you